Sayfalar

25 Ocak 2012 Çarşamba



Sabırlı olmaya çalışıyoruz.
Ama her zaman aynı sabrı gösteremiyoruz .
Aslında şöyle diyelim, daha çok babası sabırlı, ben babası kadar sabır gösteremiyorum maalesef .
Geçen gün gece, çok geç saat olmasına rağmen hala uyumamak için direnirken, O'na; "uyu artık ben işe gidicem yarın" diye bağırdıktan sonra kendime geldim.
Beni oyalamak için şirinlikler yapan suratı değişti birden.
Üzüldü, bende üzüldüm...
Sonra hatamı farkedip, "bugün işyerinde biraz fazla yoruldum, bağırmak istememiştim aslında" diyerek özür diledim ondan.
Sözde vicdanımı rahatlatmak için.
Yüzü güldü hemen , koca bir insan gibi olgunluk gösterdi ve suratını tekrar şirin bir ifadeye çevirerek "önemli değil annecim" dedi.Öptü yanağımı...
Özür dileyerek sözde rahatlatacaktım ya kendimi , O'nun gösterdiği hoşgörüyü gösteremediğim için, benim içim daha da yandı ...
Sonra O uyudu, ben uyandım....


22 Ocak 2012 Pazar

İçimdeki çocuk ;)

Şimdi anlıyorum sebebini , beni niye aramadı bugün diye kendimce kapris yapmıştım, gücenmiştim, üstüne üstlük bu durumu içime sığdıramayıp telefonla arayarak "sen beni niye aramıyorsun hiç bakiim! " diye tripler yapmıştım  kocama.

2011'in son saatlerinde, hatta son dakikalarında, twitter'dan "2011'in son bombası" diyerek gönderdiğim aşağıdaki resimle öğrendi kocam ve yılbaşı sebebiyle birlikte olduğumuz arkadaşlarımız.




Şimdilik bizim ufaklığın bilgisi dahilinde değil.
Çünkü O yeni bir kardeş olayına tepkili biraz.
Şubat sonuna doğru kendisine açıklamayı düşünüyoruz.
Bu aralar babası,ben hatta babannesi ve dedesi tarafından sürekli yoklamalar yapılıyor.
Bir kardeşin olsa ne kadar güzel olur falan diye, yumuşama var bakalım.
Hatta kendince isim bile ayarlamış, kız olursa Zeynep, erkek olursa A(p)dullah olacakmış.Zeynep'i biz de beğendik fakat Apdullah nerden çıktı kızım diye sorduğumuzda, okulda 4 yaş sınıfında bir çocuk olduğunu söyledi.
Şimdilik ses çıkarmadık.Cinsiyeti belli olduktan sonra, erkek ise eğer, sanırım Apdullah ismini değiştirmek için çeşitli isim alternatifleri sunarız kendisine :)
2 gündür de gece yatarken "Allahım bana bi kardeş ver" diye dua ediyor. :)
Sanırım açıklamak düşündüğümüz kadar zor olmayacak.

Asıl bütün bunlardan önce derdim , kızımdan sonraki 2.hamileliğimde yaşadığım o kötü düşük olayından sonra, şimdikinin, ikimiz için de sağlıklı bir şekilde gerçekleşecek gebelik olması tek dileğim....
İlk öğrendiğim haftalarda, gördüğüm kabuslardan dolayı uyuyamıyordum, ama cumartesi günü kontrolde kalp atışlarını duyduktan sonra biraz daha sakinim, uyuyabiliyorum en azından.
Hatta uyumaktan dediğim gibi aldığım hobi malzemelerine bile el atamadım :)
Şimdilik herşey çok iyi , inşallah bu şekilde gitmeye devam eder...
Herkes için güzel bir hafta olsun...


20 Ocak 2012 Cuma

                                                        
                                                                                   Hayırlı cumalar...

                                                                  Herkese güzel ve mutlu haftasonları....

16 Ocak 2012 Pazartesi

Berbat Pazar....

Aksiliklerle başladı ve öyle devam etti pazar günü.

Geçenlerde okuldan gelen toplantı kağıdının üzerindeki tarihi 15/01/2012 olarak okumuş olan biz, sabahın 08:00'inde uyanıp, saat 09:00'da okul kapısının önüne dikildik karı koca.
Okulda kimsecikler yoktu, kendi kendimize de dedik ki kocamla birlikte "ne sorumsuz veliler var yaaa kimsecikler gelmemiş bak toplantıya!" (tarihi farkedince asıl sorumsuz durumuna bizim düşeceğimizi bilmeden)
Güvenlik görevlilerine sorduk niye kimse gelmedi toplantıya diye , onlar bize böyle bir bilgi verilmedi demelerine rağmen inanmadık birde sabahın dokuzunda okul müdüresini arattık.
Tabiki müdüre hanımdan da aynı cevabı duyduk.
Sonradan anladık ki kağıtta yazılı olan tarih 13/01/2012 imiş.Aslında bizde bir problem yok, problem 3 rakamını 5 gibi yazmış olmaları.
Eğer çok dikkat edilirse öyle farkediliyor rakamın aslında 3 olduğu.
Neyse dedik canımızı sıkmayalım olan oldu, bu sayede güne erken başlamış olduk...
Eve döndük kahvaltı vs. derken öğle saatleri geldi, Taaa 3-4 gün önce kocama aldırdığımı yufkayı börek yapayım artık diyerek başına geçtim.
Börekler sarıldı tepsiye dizildi ufaklıkla birlikte.Sonra yanına birde kek yapalım dedik, ki keşke demez olaydık.
Un kavanozunu dolaptan almaya çalışırken, kesme tahtasının tam dolu zeytinyağı şişesini devirmesi ile birlikte yerler tamamen yağ oldu.Allah'tan halıya gelmedi sadece fayansta kaldı.
Kendime söylene söylene temizledim.Artık pırıl pırıl olmuştu her yer.
Vazgeçmiştim artık kek yapmaktan falan.Tezgahın üzerine çıkardığım kek malzemelerini tekrar yerlerine yerleştirdim, çünkü ne kek yapacak istek ne de hal kalmamıştı bende.
Zaten akşam saatleri yaklaşmıştı, yemek hazırlamam lazımdı.
Yemek hazırlandı , sofra kuruldu yenildi kaldırıldı bir şekilde.Bir şekilde diyorum çünkü o aralarda da ufak tefek sakarlıklarım oldu.
Artık yorulmuştum, elimde tabletle birlikte hem dinleneyim hemde internette dolaşayım diyerek yatağa uzandım, yanıma koyduğum soda şişesi ile birlikte.
Son yudumlara yakşırken öksürmemle birlikte, soda şişesi çarşafını ve nevresimlerini daha 1 saat önce değiştirdiğim yatağın üzerine devriliverdi....
Artık sinirlenmiştim kendime apar topar nevresimleri değiştirdim.
O an artık etrafa daha fazla zarar vermeden yatmam gerektiğini anladım ve yattım.
Yani anlayacağınız dinlenmeyi bile beceremedim dün.

Yorucu bir pazar günüydü, sanırım çalışmış olsaydım bu kadar yorulmazdım...

Not:Yazdıktan sonra yazıyı tekrar okumadım, cümle düşüklükleri, anlamsız yerlerde nokta-virgül ve anlamsız kelimeler olabilir.Yorgunum, çok zor geldi valla okumak.

Not2: Kızımın öğretmeni aradı biraz önce, yazının düzgün yazılmamasından dolayı üzgün olduğunu belirtmek için.Neyse aramış olması iyi geldi, birdahakine daha dikkatli yazarlar sanırım... 

11 Ocak 2012 Çarşamba


Çeşitli bloglarda görülüp gaza gelinerek alınmış hobi malzemelerini görüyorsunuz aşağıda.
Eğer ben uyumaktan vakit bulup da onların başına geçersem eğer, ilerleyen günlerde yayınlanacak olan postlarda bir keçenin, kasnağın nasıl mahvedilğini göreceksiniz.
Ama dediğim gibi, bi uyanıp başına geçmem lazım işte.





6 Ocak 2012 Cuma

Bir teşekkür yazısı ...

Geçenlerde kocama buradan yazdığım yazı etkisini yeni gösterdi.
Okumuş blogu , "mesaj alındı" dedi.
Dün akşam sinemaya gittik arkadaşlarımızla birlikte.
Film iğrençti, saatinden dolayı tercih etmiştik o filmi (Sümela Manastırı Temel ) ama çok büyük hata etmişiz maalesef. Gitmeyi düşünenler varsa eğer, sakın biz gibi bir hata yapıp gitmeyin bence...Çok saçma bir film çıktı.
Her ne kadar hiçbirimiz de filmden zevk almasak da , uzuuun bir süre sonra çocuksuz dışarda olmak bile güzeldi.

Yani demem o ki sevgili kocacım, bu iş burada bitmedi.
Devamını beklerim ;)

3 Ocak 2012 Salı

Sevdim seni 2012...






































Çok güzel girdik biz 2012'ye...

Şaşırtıcı, sevindirici, heyecan verici, düşündürücü  birçok duyguyu yaşattı 2012'nin son saatlerinde yaşadığımız bu olay...

Beklemediğim bir şekilde hızlı gerçekleşen dileğimden bir tanesi, sanki kapının önünde bekliyormuş da
2012'nin girmesini beklemiş...

Ya da 2011'nin son kıyağı mı demeli bilmiyorum ama, umarım yumuşacık, pespembe devam edersin...